Gülizar Eda Akbulut’un Mektubu

DAÜ, ikinci evim…

5 sene; her ne kadar uzun gibi görünse de ordayken nasıl geçip gittiğini hala anlayamadığım, özlemle yad ettiğim zaman dilimi…

Mezuniyet ve İstanbul

İstanbul’a döndükten sonra takdir edersiniz ki sektöre girebilecek miyim korkusu vardı. İstanbul, bu sektörün başkenti sonuçta ve her sene binlerce mezun olduğunu düşünürseniz farklı olmak, pratikte de bir şeyler bilmek şarttı. Şanslıyım ki okuldayken, şu an bu sektörün farklı dallarında çok güzel işler yapan çok güzel bir arkadaş ortamına sahiptim. Beraber çekimlere gider, okulun imkanlarını DAÜ TV/ Radyo DAÜ sonuna kadar kullanır, Sinema Kulübü, Fotoğraf Kulübü gibi kulüplerde görev ve yer alarak mesleğe dair alabileceğimiz ne varsa almaya çalışırdık. Bu çalışmalarımızın meyvesini sektöre girerken aldık tabii ki ama yeterli miydi, hayır…

İş hayatı…

Bir kaç başarılı proje ve kanalda çalıştıktan sonra son 5 senedir Star TV çatısı altında çalışmaktayım ve hala öğreniyorum. Sürekli yenilenen, kendini sürekli güncellemek zorunda olan bir sektör. Hangi alanında olursanız olun sizin de farkındalığınız, farklılığınız ve bir fikriniz olmalı. Günümüz teknolojisiyle sadece telefonlarla bile çekmek, montajını yapmak, çeşitli dijital platformlarda kendi kanalını açıp ordan kendi kanalının sahibi olmak artık çok kolay.

Önemli olan kendi farkını yaratabilmek.

DAÜ’de olmak, KKTC’de öğrenci olmak çok güzel evet ama okulumuzun çok kıymetli hocaları ve çok güzel olanakları var bunları kullanmaktan geri kalmayın.

Staj dönemini olabildiğince verimli geçirmeye çalışın. Sorun, sorgulayın…

Ordan bir bavul ve bir diplomayla döneceğinizi düşünmeyin, kazanacağınız şeyler, (dostluklar, mesleki eğitim vb.) sonraki hayatınıza çok şey katacak bunu unutmayın, sevgiyle kalın…