Şimdi yükleniyor

Evlilikte Ekonomik Şiddet

Ekonomik şiddet, toplumsal ve ekonomik yapıda dezavantajlı olan bireylerin ekonomik bağımsızlıkları ve bunun oluşum sürecindeki olumsuz etki ve engelleri tanımlar. Evlilikler hukuki bir birlik olduğu gibi ekonomik de bir birliktir. Evlilikte genellikle kadınlar dezavatajlı konumdadırlar ve eşlerinin izin verdiği ölçüde harcama yaparlar. Bir çok kadının ekonomik bağımsızlıkları olmadığından eşlerine bağımlı bir hayat geliştirmek durumunda kalmaktadırlar.

Ekonomik şiddet, evlilik içi şiddet türü olarak tanımlanmaktadır. Yapılan değerlendirmelerle ekonomik şiddet, ekonomik kaynakların ve paranın kişi üzerinde yaptırım, tehdit ve kontrol aracı olarak kullanılması şeklinde kendini göstermektedir.

Evlilikte Ekonomik Şiddet

Evlilik birliği, kadın ve erkeğin karı koca rolleri üstlenerek yaşamlarını birlikte geçirmek ve birlik içerisinde çocuklar dünyaya getirerek soylarını sürdürme üzerine kurulu bir sistemdir. Türk Medeni Kanununa göre eşler evlilik birliğini beraberce yönetirler, birbirlerine yardımcı olurlar. Eski Kanunda var olan “evin reisi” kavramı artık geçerli bir kavram olmayıp her eş gücü oranında evlilik birliğinin giderlerine katlanmakla mükelleftir.

Ancak, deneyimlerimize göre, kadınların çalışması genelde kocanın insiyatifinde bir durum olurken, koca tarafından çalışmasına müsaade edilen kadın ise gelirinin tamamını kocasına vermek durumunda kalıyor. Çalışmasına müsaade edilmeyen kadına sadece mutfak masrafı adı altında para verilirken, kadının arkadaş çevresi olması, arkadaşı varsa da sosyal ilişkiler gerçekleştirmesi imkansız kılınıyor.

Böyle durumlarda evlilik birliği kadınlar için çekilmez bir hal alırken diğer eş, tüm çalışma yükünün kendisinde olduğunu ileri sürerek kadına ekonomik şiddet uygulamaya hakkı olduğunu da düşünebiliyor.

Ekonomik Şiddet İçeren Davranışlar

Ekonomik şiddet kendini her olayda farklı şekilde gösterebilir. Bir evlilikte eşlerin aşırı borçlanmaları, sürekli haciz gelmesine sebep olmaları, aşırı derecede şans oyunları oynamaları, eşinden habersiz borç almak, aile düzenini bozacak derecede borçlanmak, eşinden habersiz kumar oynamak ekonomik şiddet içeren davranışlar olabilirken bir diğerinde, evin ihtiyaçlarını karşılamamak, cimri olmak, evdeki paranın nereye harcanacağına kocanın karar vermesi, kocanın kadının elindeki tüm parayı alması ekonomik şiddet içeren davranış olarak karşımıza çıkabilir.

Bir Boşanma Sebebi Olarak Ekonomik Şiddet

Evlilik birliğinde eşinden ekonomik şiddet gördüğünü iddia eden taraf, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı iddiasıyla açacağı bir boşanma davasıyla eşin kendisine ekonomik şiddet uyguladığını ispatla mükelleftir. Yargıtay ise son tarihlerde, eşlerin kusur değerlendirmelerini yaparken bu kavrama çok dikkat etmekte ve ekonomik şiddet uygulandığının ispatı halinde uygulayan tarafı kusurlu bulmaktadır.

Yargıtay’ın bu şekilde vermiş olduğu kararların, çoğunlukla ekonomik statüsü düşük kadınların ekonomik şiddete maruz kaldığı göz önünde bulundurulursa, kadınların haklarını ve temel özgürlüklerini tanıması, bunları kullanma, yararlanma ve korunmasını teminat altına almada söz sahibi olmaları gerektiği, evlilik birliği devam ederken eşlerin eşit haklara sahip olduklarının unutulmaması gerektiği, bu eşitliği bozan tarafın kusurlu davrandığı kabul edilerek, evlilikte eşlerin hangi ölçülerde dikkatli olmaları gerektiği şeklinde uyarı niteliğinde değerlendirilmeleri gerekir.

Yargıtay kararları, kadın erkek arasındaki eşit olmayan güç ilişkilerinden kaynaklı yapısal ve toplumsal sorunların varlığını ortaya koymakta ve sınırı da çizmektedir. Dolayısıyla hukuk uygulayıcıları açısından emsal kabul edilen bu kararlar aslında evlilik birliği devam eden çiftler açısından da emsal kabul edilmelidir.

Yargıtay Kararları Işığında Ekonomik Şiddet

Hangi davranışların ekonomik şiddet içerdiği hangilerinin ekonomik şiddet sayılmadığı tahdidi olarak sıralanmış değildir. Her vaka kendi özelinde değerlendirilerek karar verilmektedir.

Yargıtay’ın bugüne kadar karar vermiş olduğu kararlara baktığımızda Yargıtay, eşe para vermemek, eşe kısıtlı para vermek, ailenin tasarrufları hakkında bilgi vermemek, eşin eviyle ilgilenmemesini, eşin zorla çalıştırılmasını, eşin herhangi bir sağlık problemi olmamasına rağmen çalışmamasını, eşin ailesiyle beraber oturmaya zorlamasını, eşin sürekli ve aşırı şekilde borçlanmasını, eşin borçlarını ödememesi nedeniyle eve haciz gelmesini, eşin fazla tutumlu ya da cimri olması nedenleriyle evin ihtiyaçlarını karşılamada imtina etmesi hallerini ekonomik şiddetten saymıştır.